Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Para politikasındaki yeni yaklaşımında şimdiye kadar sürekli piyasaları şaşırtan Merkez Bankası, bu ayki toplantısında sakin kalmayı tercih etti. Politika faiz oranlarını % 6,25 seviyesinde aynı bırakırken; zorunlu karşılık oranlarında da ne TL ne de döviz tarafında bir değişikliğe gitmedi.
Bizim de beklentimiz, bu ayki toplantısında sakin kalmayı tercih etmesi yönündeydi. Nitekim, şimdiye kadar alınan tedbirlerin krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkisinin ikinci çeyrek itibariyle görülmeye başlanacağı görüşünü devam ettirerek daha önceki açıklamalarının arkasında durduğunu görüyoruz.
Önlemlerin gecikmeli çalışmasının yanısıra, küresel ekonomik görünümde son dönemde artan belirsizliklerin de Merkez Bankası’nı bir müddet daha beklemede kalmaya ittiği anlaşılıyor.
Ekonomik büyüme görünümüyle ilgili olarak, geçen yıla göre daha ılımlı bir büyüme ivmesi öngörülüyor. Dış talebin zayıf seyri ve içerde alınan önlemlerin etkisi temel etkenler.
Enflasyon tarafında ise, kapasite kullanım oranın fiyat istikrarını tehdit edecek seviyelere gelmemiş olması olumlu bir unsur olarak dikkat çekerken; petrol ve diğer emtia fiyatlarındaki artışlar, işsizlik oranının kriz öncesi seviyelere yaklaşıyor olması biraz daha temkinli bir tutumun olduğuna işaret ediyor.
Yıllık enflasyonun Mayıs ayında, özellikle işlenmemiş gıda fiyatlarındaki düşük baz etkisine bağlı olarak % 5,5’lik yılsonu hedefinin üzerine çıkabileceği uyarısında bulunuluyor. Ancak, Mayıs ayına ait ilk tahminlerimiz, gıda fiyatlarında geçen yılki kadar olmasa da olumlu bir seyrin gözlenebileceği yönünde. Dolayısıyla, kur etkisinin ılımlı kalması şartıyla, yıllık enflasyonun Mayıs’ta hedefin altında kalmasının olası olduğunu düşünüyoruz.
Cari açık rakamlarında yavaşlama görülmesi ise, yılın son çeyreğine bırakılmış durumda. Hem yüksek petrol faturası hem de zayıf dış talep, 12 aylık kümülatif açık rakamının yükselmesine neden olacak. Bu durumda, mevsimsel düzeltilmiş aylık rakamlardaki gelişmeleri takip etmek daha sağlıklı sonuçlar verecektir.
Sonuç olarak, son dönemde PMI, kapasite kullanımı, tüketici güven endeksleri, reel sektörün üretim, sipariş ve yatırım planları gibi iç talep göstergelerinde gözlenen yavaşlama hareketinin korunması ve bunun gecikmeli olarak da olsa kredi genişlemesine yansıması halinde, para politikasıyla ilgili endişelerin azaldığı görülebilir. Ancak, somut sonuçlar elde edilene kadar daha temkinli bir tutum gözlenebilir.
Banu KIVCI TOKALI
Destek Menkul Değerler AŞ.
Araştırmadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı
Finansgundem.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansgundem.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansgundem.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.