BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemABD'den Zarrab davasıyla hangi mesaj veriliyor?----

ABD'den Zarrab davasıyla hangi mesaj veriliyor?

ABD'den Zarrab davasıyla hangi mesaj veriliyor?
13 Eylül 2017 - 03:53 www.finansgundem.com

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, ABD'deki Zarrab soruşturmasını değerlendirdiği yazısında "17 Aralık'ın ABD versiyonu" ifadesini kullandı. "ABD'deki derin güçlerin amacı Erdoğansız Türkiye" diyen Selvi'nin yazısı şöyle:

ABD, kendini Irma kasırgasının yıkıcı etkilerinden korumaya çalışırken, diğer yandan da Türkiye’yi Reza Zarrab kasırgası ile vurmaya çalışıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti öncesinde eski Bakan Zafer Çağlayan’la ilgili tutuklama kararı Ankara’da moralleri bozdu.

ABD’liler Reza Zarrab dosyasına uzun süredir çalışıyorlar. Zafer Çağlayan ismini yeni duydukları söylenemez. Ancak Çağlayan’ın halen milletvekili olduğunu yazacak kadar alelacele yazılan tutuklama kararı, “Zaman ayarlı” bir hamle olarak değerlendirildi. Bir anlamda 17-25 Aralık’ın bir kâbus gibi Türkiye’nin üzerine çökmesi hedefleniyor.

ABD’nin elinde Zarrab’la ilgili nelerin olduğu merak ediliyor. Çünkü Çin işkencesi gibi her duruşmada mahkemeden Türkiye’nin canını acıtan yeni bir karar çıkıyor. Kimi zaman Zarrab’ın cezaevindeki durumu kimi zaman yeni tutuklama kararlarıyla birlikte mahkemede, bir yargılamadan ziyade Türkiye’ye karşı bir algı operasyonu yürütülüyor.

FETÖ’NÜN İDDİANAMESİ ABD’NİN ELİNDE

Zarrab soruşturmasının FETÖ’cü firari savcıların hazırladığı iddianamenin üzerinden yürüdüğü anlaşılıyor. 17 Aralık iddianamesinde Zafer Çağlayan’la birlikte, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar isimleri de yer alıyordu. Zaten FETÖ’cüler o operasyonu ABD’nin taşeronu olarak yaptılar.

17-25 Aralık darbe girişimi ile FETÖ’cülerin hedefi, “yolsuzluk sosu” altında Erdoğan’ı devirmekti. 17 Aralık tek ayaklı bir girişim değildi. 25 Aralık onun ikinci ayağını oluşturuyordu. FETÖ’cüler, daha operasyonun düğmesine basmadan önce hazırladıkları 25 Aralık iddianamesinde Başbakan Erdoğan’la ilgili hükmü çoktan vermişlerdi. Erdoğan iddianamede, şüpheliler arasında ilk sırada ve “Dönemin Başbakanı” olarak yer alıyordu. 2012/656 esas numaralı 25 Aralık soruşturmasında Erdoğan için, “Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan”, “Örgüt lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın” ve “Recep Tayyip Erdoğan’ın örgüt üyelerine verdiği talimatların” gibi ibareler yer alıyordu.

Zafer Çağlayan’la ilgili tutuklama kararı verildikten sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Arkasından pis kokular geliyor” demişti. Erdoğan, bunu sadece bugün söylemiyor. 17 Aralık sabahı, “Türkiye üzerine operasyon yapılacak, ameliyat yapılacak bir ülke değildir” diye tepki göstermişti. 17-25 Aralık’ta Erdoğan için, “Dönemin Başbakanı” diye fezleke hazırlayanlar başarılı olamayınca, 15 Temmuz’da kanlı bir darbe girişiminde bulundular. Şimdi de 17 Aralık’ın ABD versiyonu oynanıyor.

AMERİKAN HEYETİ

İran ambargosunun uygulandığı tarihlerdi. Ankara’ya bir ABD heyeti geldi. Aralarında yer aldığım bir grup gazeteci ile ABD Büyükelçiliği müsteşarının rezidansında bir araya geldiler. İran’a yönelik nükleer silahların denetimi konusunda BM ambargosu vardı. Bir de ondan ayrıca ABD’nin açıkladığı yaptırımlar söz konusuydu. Türkiye, zorunlu olan BM kararına harfiyen uyuyor ama ABD’nin yaptırımlarındaki bazı uygulamalara katılmıyordu. Sadece Türkiye değil Brezilya da benzer durumdaydı. Amerikan heyeti ise yaptırımların finans boyutunu denetlemekle görevliydi. İstanbul’da bankalarla görüşmeler yaptıktan sonra Ankara’ya gelmişlerdi. Denetimlerdeki kriterlerinin ne olduğunu sormuştuk. İran’a yönelik sermaye hareketlerini incelediklerini söylemişlerdi, ama “Kriterlerimiz esnek” demişlerdi. “Şimdi sizin denetim kriterinizde olmayan bir şeyi yarın sizin kriterleriniz arasında yer alabilir. Bunu neye göre tespit ediyorsunuz?” diye sorduğumuzda “ABD’nin yaptırım kararına göre” karşılığını vermişlerdi. Biz onu “ABD’nin menfaatlerine göre” diye yorumlamıştık.

Obama’nın sön dönemiyle başlayıp Trump’la devam eden bir süreçte ABD’de ipler Türkiye karşıtı derin güçlerin elinde. Erdoğan varken Türkiye üzerine ameliyat yapamayacaklarını biliyorlar. O nedenle tek hedefleri Erdoğan. Operasyonun Zafer Çağlayan’la sınırlı olmadığı düşünülüyor. ABD’liler satır aralarında, “Bu iş siyasi koruma olmadan yapılamaz” mesajını vermeyi ihmal etmiyor. Ankara şimdi Zarrab fotoğrafının arkasındaki büyük resme odaklanmış durumda.

YORUMLAR (6)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • gobel6613 Eylül 2017 13:09

    ABD bilinç altındakini sonunda ortaya koydu; ABD için çalışanlarda tekrar propagandalara başladılar. ABD'deki dava Çağlayan ve zarrab’ın Türkiye'nin tanımadığı İran ambargosunu delmesi. Ana muhalefet lideri KeMAL, kadrolu hainler ve ne tesadüf FETÖŞ’ün bit yavruları konudan haberdar değil sanırım Yolsuzluktan felan bahsediyorlar. Aynı şekilde Halk bankası da bu konu ile ilgili suçlanıyor. Demek ki konu, Halk bankasındaki ayakkabı kutusundaki para(ayakkabı kutusuna para koymak suç değildir) ve Çağlayan'ın Saat mevzusu değil ABD çıkarlarına çalışmamakmış. Bu durum şunu bir daha ortaya çıkarıyor; Türkiye'de ABD çıkarlarına hizmet eden Yargı mensupları, politikacılar ve kadrolu vatan hainleri var. Fetöşü zaten biliyoruz.

  • ABD yargısı diyor ki13 Eylül 2017 12:07

    Reza yanlız değildir.Halkbank, Eski Bakanlar Vs vs...

  • Erman13 Eylül 2017 11:26

    Rüşvet ve yolsuzluk almış başını gitmiş. Bence pis kokular geliyor derken, gelebilecek daha kötü olaylara hazırlık yapılıyor. Bekleyip göreceğiz.

  • Uğur Kaan Karşılıklı13 Eylül 2017 09:32

    Bu sayın yazar, yeni Şafak yeni akit vs zihniyetinin kriptosu olup hürriyette kafa bulandırmaya çalışmaktadir. Yazıların kalitesine ve isabet oranına bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Asıl garip olan, bu adamı aydın doğan niye aldı ve niye hala tutuyor. Cidden mantıksız ve ispatsiz atıyor.

  • Uğur Kaan Karşılıklı13 Eylül 2017 09:25

    "Delil yok, şantaj montaj" desenize hadi. Dosyalarca delili dökmüş önlerine elin gavuru. Asıl ayıp olan bu davaların ülkemizde görülmeden kapatılmış olması. Suçların cezasını Türkiye vermeliydi, elin amerikasina kalmamaliydi bu. Çok önceden çözülmeli idi. Maalesef ülkemizi rezil edici bir boyuta taşındı.

  • gerçek amaç ne13 Eylül 2017 09:06

    türkiyeyi zarrab asparagası ile oyalayıp, kuzeyde zerdüş, ateist bir kürt devleti kurmak. bölgede israli rahatlatmak. GERÇEK AMAÇ BU..FETÖ ile bu oyunu psikolojik oynuyorlar