BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündem3.5 dolardan borçlananlara önemli uyarı----

3.5 dolardan borçlananlara önemli uyarı

3.5 dolardan borçlananlara önemli uyarı
20 Mart 2015 - 13:42 www.finansgundem.com

SGK, evrak eksikliğinden sonuçlandırılmamış eski başvuruları bir bir iptal etmeye başladı

Yurtdışı borçlanmanın dolar (en son günlük 3.5 dolardı) üzerinden hesaplandığı dönemi kapatan, yerine asgari ücretli borçlanma sistemini getiren 5754 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un yürürlüğe girdiği 8 Mayıs 2008’den önce başvuranların borçlanma talepleri hala geçerli sayılmasına sayılıyor ama SGK, işlemleri evrak eksikliğinden sonuçlandırılmamış eski başvuruları bir bir iptal etmeye başladı.

SAKLI TUTULDU

Hürriyet Avrupa'da yer alan habere göre, Kurum Başkan Vekili Murat Yazıcı’nın imzasıyla, 2 Mart 2015 tarihinde yayınlanan 2015/9 sayılı SGK genelgesinde, 3201 sayılı Kanun’na eklenen ve 8 Mayıs 2008 tarihinden itibaren geçerli olan geçici yedinci maddeye ilişkin şu açıklamaya yer verildi: “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hizmet borçlanması talebinde bulunanlardan; borç tahakkuku yapılmış olanların, borç tahakkuku ile ilgili işlemleri devam edenlerin, tahakkuk ettirilen borçlarını ödeyenlerin ve borçlandıkları yurtdışı hizmetleri dikkate alınarak aylık bağlanmış olanların kazanılmış hakları saklıdır.”

Bunun anlamı şu: 8 Mayıs 2008 tarihinden önce hizmet borçlanması talebinde bulunanlardan; kendisine borç tahakkuk cetveli gönderilmiş olanların, borç tahakkuku ile ilgili işlemleri devam edenlerin, tahakkuk ettirilen borçlarını ödeyenlerin ve borçlandıkları yurtdışı hizmetleri de dikkate alınarak aylık bağlanmış olanların kazanılmış hakları saklı tutuldu.

YENİ TANIM

Ancak SGK Hukuk Müşavirliği kazanılmış hak konusunda yeni bir görüş geliştirdi. SGK da bundan sonra işlemlerin bu görüş doğrultusunda yürüteceğini duyurdu. SGK, Hukuk Müşavirliği’nin 13 Ocak2015 tarihli görüşüne ilişkin şu bilgileri verdi:

“Kazanılmış hakkın oluşması için borçlanma kanunlarında ve uygulama yönetmeliklerinde belirlenen usul ve esasların istisnasız yerine getirilmesinin gerektiği, borç tahakkuku için gerekli olan belgeleri Kuruma vermeyen ya da yollamayanlar ile istenilen bilgileri Kuruma bildirmeyenlerin sadece borçlanma isteklerini Kuruma yazılı olarak bildirmiş olmalarının borçlanma hakkını kazanmaları için yeterli olmayacağı, 8 Mayıs 2008 tarihinden önce 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma talebinde bulunan ancak, Kurumun davetine icabet etmeyenler ile Kurumca istenilen belgeleri Kuruma vermeyen ya da yollamayanlar ile istenilen bilgileri Kuruma bildirmeyenlerin 3201 sayılı Kanunun Geçici yedinci maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği mütalaa olunmuştur.”

KISSADAN HİSSE

Yani özetle SGK, 8 Mayıs 2008 tarihinden önce 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma talebinde bulunan ancak, Hukuk Müşavirliği’nin görüşüne uygun olarak hareket etmeyenlerin borçlanma taleplerini reddedecek, bu durumda olan sigortalıların yeniden borçlanma talebinde bulunmaları halinde taleplerini 3201 sayılı Kanunun 8 Mayıs 2008 tarihinden sonraki hükümlerine göre, yani dolar endeksli borçlanma yerine asgari ücrete endeksli borçlanma uygulaması doğrultusunda sonuçlandıracak.

Bu uygulama değişikliğinden çıkarılacak kıssadan hisse nedir? Bugün sadece başvuru ile bir hakkın kazanılamayacağını savunan SGK, öbür gün, borç ödeme konusunda süre sınırlaması öngörmeyen ve daha uygun koşullarda emekli olmak için 3.5 dolar döneminde başvuruda bulunanlardan parasını yatırmayanların da başvurularını iptal ediyorum derse şaşmamak gerekir. Siz siz olun, dolar karşılığındaki borcunuzu bir an önce ödeyin ki, emeklilik işlemleriniz kazanılmış hak sınıfına girsin. 

Alman vatandaşı olduğum süreleri borçlanabilir miyim
Tunay Özcan – Almanya


Almanya’da Alman vatandaşı olarak çalıştığınız süreyi Türkiye’ye borçlanamazsınız. Yazınızda da belirttiğiniz gibi, Almanya’da Türk vatandaşı olarak çalıştığınız 2002 ile 2014 yılları arasındaki süreyi 3201 sayılı kanun kapsamında SGK’ya borçlanabilirsiniz. Almanya’ya ilk geldiğiniz yıllarda, 400 Euro’luk, yani cüzi kazançlı, sigortadan muaf işte çalıştığınız süre de borçlanmada dikkate alınır. Her ne kadar 400 Euro tutarındaki kazancınızdan Alman Emeklilik Sigortası’na prim kesilmemiş olsa da, işvereniniz sizin adınıza cüzi oranda prim yatırdığı için, bu süreleri normal sigortalı süre gibi borçlanabilirsiniz.

Türkiye’den emekli olmak için 25 yıllık sigortalılık süresi, 58 yaş ve 5 bin 975 gün şartlarına tabisiniz. Almanya’daki yaklaşık 12 yıllık sigortalı süreniz tam emekli olmaya yetmeyecektir. Şimdiden bu sürenizi, günlük 12.82 TL’den borçlanıp karşılığında 55 bin 383 lira yatırırsanız, emekli olma yolunda ilk adımınızı atmış olursunuz. Eksik kalan bin 655 günü de (4 yıl 7 ay 5 gün) ileride ya Türkiye’de sigortalı bir işte çalışarak ya da temelli dönüş yapmanız halinde isteğe bağlı prim yatırarak tamamlayıp yaş şartını dolduracağınız 2037 yılında emekli olmaya hak kazanırsınız.

Benim çocuklarım da çifte vatandaş sayılır mı
A. Ermiş – Türkiye


Yazınız da belirttiğiniz gibi Almanya’daki yabancı çocuklara çifte vatandaşlık hakkı getiren yasa geçen yılın aralık ayında yürürlüğe girdi. Ancak bu yasadan, 2000 yılından sonra doğmuş olup da opsiyon modeli dahilinde süreli de olsa çifte vatandaşlık hakkı tanınmış çocuklar yararlanabiliyor.

Ayrıca, yeni Vatandaşlık Yasası’nın yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2000 tarihinden itibaren bir yıl içinde ebeveynleri tarafından yazılı olarak başvurulması halinde, bu yasa 10 yıl geri dönük işletilerek 1990 doğumlu çocuklar için de geçerli.

Bu bilgiler ışığında, sizin çocuklarınızın da bu yeni çifte vatandaşlık hakkı getiren yasanın kapsamında olup olmadığını belirlemenizi tavsiye ediyorum. Eğer saydığım bu kriterleri yerine getiriyorsa çocuklarınız, opsiyon modeli dahilinde olmalarının yanı sıra, şu koşullardan en az birini de yerine getirmesi gerekiyor: En az sekiz yıl Almanya’da ikamet etmiş olmak, orta okul veya lise diploması (hauptschul, realabschluss veya abitur) almış olmak veya bir meslek eğitimi tamamlamış olmak.

Bu koşullardan birini yerine getiriyorlarsa çocuklarınız artık en geçen 23 yaşına geldiklerinde Türk ile Alman vatandaşlığı arasında tercih yapmak zorunda kalmayacaklar.
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)