Ana SayfaBankacılıkBanka raporu 2017---

Banka raporu 2017

2 / 22
Banka raporu 2017
06 Temmuz 2017 - 13:07 www.finansgundem.com

15 Temmuz darbe girişimi ve arkasından gelen süreçte Türkiye son derece kritik eşiklerden geçti. Bir yanda Rus uçağının düşürülmesi olayının etkileri, diğer yanda Suriye ve bölgedeki gelişmeler, Türkiye'nin bütünlüğünü tehdit eden terör unsurları, sınırlarımızda ve hatta büyük kentlerde yaşanan terör olayları, Türkiye'nin cari açığının kapatılmasında lokomotif olan turizm sektörünün aldığı hasar... Yaşanan bütün bu risklerin üzerine kurlardaki artış, ekonomiyi tıkanma noktasına getirdi. Piyasalardaki nakit sıkıntısı yeni yatırımların önünü kapatırken hayati bir sorunu da beraberinde getirdi: Borçları çevirememe, işletmeyi yaşatmaya yetecek sermayeyi bulamama... Böyle bir ortamda gerek siyasi kanat gerekse reel sektör temsilcileri uzun bir dönem bankaları kredileri baskılamakla suçladı. Ne var ki bankalar kredi/mevduat oranlarının yüzde 120'ler seviyesine çıktığını ve daha fazla riski kaldıramayacaklarını söylüyorlardı. Bankacılık temelde mevduat toplayıp bu mevduatları kredi olarak vermek üzerine kurulu bir sistem. Mevduatınız ne kadar çoksa o kadar çok kredi verebiliyorsunuz. Mevduatın yetmediği yerde bankanın sermayesi devreye giriyor ve BDDK'nın belirlediği kurallar içinde sermayenin belirli oranlarında kredi verebiliyor. İşte KGF öncesi yüzde 100'ün üzerine çıkmış kredi/mevduat oranı bankaları sıkıştırıyor; böyle karmaşık bir coğrafya ve ortamda kredi/mevduat oranının daha fazla yukarı taşınması bankalar tarafından riskli bulunuyordu.

Sonunda ekonomi yönetimi tıkanıklığı açacak, piyasadaki güven sorununa ilaç olacak, bankaları da kredi kullanımına teşvik edecek bir aksiyon aldı. KGF kullanılarak krediler teşvik edilecekti. Buradaki en önemli konu, KGF'nin süreklilik sağlayacak bir kaynak olmaması. KGF kapsamındaki krediler için bankalar karşılık ayırmak zorunda değil ve Hazine sadece yüzde 7'lik (250 milyar liralık limit için toplamda 17,5 milyar lira) batık oranını garanti altına alıyor.

Böylece kaynak niteliği taşımayan ancak iyi bir teşvik olan KGF şubat ayında devreye girdi. KGF'nin 'ne' olduğunu önce özel bankalar keşfetti. Altyapılarını o kadar hızlı uyumlu hale getirdiler ki ilk çeyrekte verilen kredilerin hemen hepsi özel bankalar tarafından KGF kapsamında kullandırıldı. İkinci çeyrekte özel bankaların KGF kapsamındaki kredi kullandırımları yavaşladı ancak bu sefer de devreye kamu bankaları girdi. Krediler geçen yılın ilk beş ayında yüzde 4 büyürken bu senenin aynı döneminde yüzde 13 büyüme kaydetti. Büyümeye en önemli katkı KGF desteğiyle tüzel taraftan geldi. Toplam TL tüzel krediler ilk beş ayda yüzde 17, bireysel krediler ise yüzde 6 seviyesinde artış gösterdi. Böylece TL krediler şaha kalktı. Haziran ayı itibarıyla 250 milyar liralık KGF limitinin 180 milyar liralık bölümü kullandırılmış durumda. Yılsonuna kalmadan limitin tamamlanacağı tahmin ediliyor.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster